...Datça Yarımadası’nın doğal zenginliğinin kaynağı olan bu coğrafi yapı, aynı zamanda onu çok kırılgan hale getirir. İnsan faaliyetinin araya girmesi ya da yoğunlaşması doğal sürekliliğin kolaylıkla zarar görmesine sebep olabilir.
Yarımada üzerindeki doğal sit alanlarının ilk belirlendiği dönemde, bilim insanları bu kırılganlığı gözeterek hem Doğu-Batı hem de Kuzey-Güney hattında doğa koruma alanlarının sürekliliğini sağlayacak düzenlemeler yapmış, 1. Derece Doğal Sit alanı olarak korunan koridorlar, geçiş alanları oluşturmuşlardır. Sonrasında, yarımadanın bütünüyle Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmesiyle bu koruma güçlendirilmiştir. 2014 sonunda yürürlüğe giren Koruma Amaçlı Çevre Düzeni Planı’nda da genel anlamda aynı ilkeler korunmuş ve Hassas Koruma Zon’ları oluşturularak plana işlenmişti.
Üç senedir gündemde olan yeni sit alanı kategorilerine göre Datça Yarımadası’yla ilgili ilk karar, korona karantinası için evlerimize kapanmamızın hemen öncesinde yayınlandı. Kuzey yakasının doğal sürekliliği açısından çok önemli olan Alavara bölgesinin sit derecesi Sürdürülebilir Koruma Alanına dönüştürülerek yapılaşmaya fırsat sağlandı. Yarımadanın Hassas Koruma Zonu’nun tam kalbinde yapılan bu değişiklik, bütün alana doğru yayılacak bir zarara sebep olacağı gibi ana kara bağlantısını da kesecek.
Datça Yarımadası’nın doğasına gerçekten büyük bir kötülük yapmak için hedef seçmek isteseniz, Alavara’dan daha iyisi olamazdı. Bilimsel herhangi bir açıklamaya sığmayacak bu değişikliğin yeniden değerlendirilmesi ve bölgede yapılaşmaya sebep olacak Sürdürülebilir Kullanım Koruma Alanı önerisinin, Nitelikli Koruma Alanına dönüştürülmesi gerekmektedir.
CHANGE.ORG/DatcaAlavara imzanızı bekliyoruz!!!